Bugün Irak Başbakanı, değerli kardeşim Sayın Sudani ile Cumhurbaşkanlığı Külliyemizde bir araya geldik, ilişkilerimizi daha da ileriye taşıyacak belgelere imza attık. 🇹🇷🇮🇶
İş birliğimizin her alanda geliştirilmesini kardeşlik hukukumuzun bir gereği olarak telakki ediyoruz.
Türkiye’nin olduğu kadar Irak’ın millî güvenliğine de tehdit oluşturan PKK, FETÖ ve DEAŞ’a karşı müşterek mücadelenin sürdürülmesi konusunda kararlılığımızı teyit ettik.
Bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığının tekrar altını çizdik.
Irak’la ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yıl 18 milyar dolara yaklaştı. Ancak potansiyelimizin çok daha fazla olduğu kanaatindeyiz. Bu anlayışla çabalarımızı sürdürüyoruz.
Kalkınma Yolu Projesi hem Irak’ın hem de tüm bölgemizin istikrarına ve refahına büyük katkı sağlayacaktır.
Görüşmemizde projenin hızla hayata geçirilmesine yönelik adımları ele aldık.
Kalkınma Yolu’na ilgi duyan tüm ülkeleri bu stratejik projenin parçası olmaya davet ediyoruz.
Irak-Türkiye Petrol Boru Hattı üzerinden petrol sevkiyatının yeniden başlaması gibi başlıklarda süratle ilerlemek istiyoruz.
Özellikle elektrik alanında derinleşen iş birliğimizi doğal gaz ve enerjinin diğer alanlarına teşmil etme arzusundayız.
Sayın Sudani’nin basiretli yaklaşımı sayesinde Irak’ın bölgedeki istikrara önemli katkılarda bulunduğunu memnuniyetle müşahede ediyoruz.
Irak’ın bilhassa Suriye’yle iyi komşuluk ilişkileri geliştirmesinin, bölgemizin istikrar ve huzuru bakımından çok önemli olduğuna inanıyorum.
Irak’ın birlik ve bütünlüğünün savunucusu olan Türkmenler, tüm zorluklara karşın bugün de hem Irak’ın hem Irak-Türkiye ilişkilerinin güçlenmesine katkıda bulunuyor.
Kardeşim Sudani’nin de Irak Türkmenlerinin hak ve menfaatlerinin korunması konusundaki hassasiyetini takdirle karşılıyorum.
Rabb’im Türkiye-Irak kardeşliğini daim ve kaim eylesin.
İş birliğimizin her alanda geliştirilmesini kardeşlik hukukumuzun bir gereği olarak telakki ediyoruz.
Türkiye’nin olduğu kadar Irak’ın millî güvenliğine de tehdit oluşturan PKK, FETÖ ve DEAŞ’a karşı müşterek mücadelenin sürdürülmesi konusunda kararlılığımızı teyit ettik.
Bölgemizin geleceğinde teröre yer olmadığının tekrar altını çizdik.
Irak’la ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yıl 18 milyar dolara yaklaştı. Ancak potansiyelimizin çok daha fazla olduğu kanaatindeyiz. Bu anlayışla çabalarımızı sürdürüyoruz.
Kalkınma Yolu Projesi hem Irak’ın hem de tüm bölgemizin istikrarına ve refahına büyük katkı sağlayacaktır.
Görüşmemizde projenin hızla hayata geçirilmesine yönelik adımları ele aldık.
Kalkınma Yolu’na ilgi duyan tüm ülkeleri bu stratejik projenin parçası olmaya davet ediyoruz.
Irak-Türkiye Petrol Boru Hattı üzerinden petrol sevkiyatının yeniden başlaması gibi başlıklarda süratle ilerlemek istiyoruz.
Özellikle elektrik alanında derinleşen iş birliğimizi doğal gaz ve enerjinin diğer alanlarına teşmil etme arzusundayız.
Sayın Sudani’nin basiretli yaklaşımı sayesinde Irak’ın bölgedeki istikrara önemli katkılarda bulunduğunu memnuniyetle müşahede ediyoruz.
Irak’ın bilhassa Suriye’yle iyi komşuluk ilişkileri geliştirmesinin, bölgemizin istikrar ve huzuru bakımından çok önemli olduğuna inanıyorum.
Irak’ın birlik ve bütünlüğünün savunucusu olan Türkmenler, tüm zorluklara karşın bugün de hem Irak’ın hem Irak-Türkiye ilişkilerinin güçlenmesine katkıda bulunuyor.
Kardeşim Sudani’nin de Irak Türkmenlerinin hak ve menfaatlerinin korunması konusundaki hassasiyetini takdirle karşılıyorum.
Rabb’im Türkiye-Irak kardeşliğini daim ve kaim eylesin.
Pakistan ile Hindistan arasındaki gerilimin çok sayıda sivilin şehit olduğu füze saldırılarıyla sıcak çatışmaya dönüşmesinden endişe duyuyoruz.
Saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, kardeş Pakistan halkına ve devletine bir kez daha başsağlığı diliyorum.
Dün Başbakan Şahbaz Şerif’le önemli bir telefon görüşmemiz oldu.
Cammu Keşmir’deki menfur terör saldırısına ilişkin Pakistan’ın uluslararası soruşturma yürütülmesi teklifini kıymetli buluyoruz.
Biz Türkiye olarak ateşe benzin dökenler olmasına rağmen olaylar geri dönülmez noktaya varmadan tansiyonun düşürülmesi, diyalog kanallarının açılması için her türlü gayreti gösteriyoruz.
Saldırılarda hayatını kaybeden kardeşlerimize Allah’tan rahmet, kardeş Pakistan halkına ve devletine bir kez daha başsağlığı diliyorum.
Dün Başbakan Şahbaz Şerif’le önemli bir telefon görüşmemiz oldu.
Cammu Keşmir’deki menfur terör saldırısına ilişkin Pakistan’ın uluslararası soruşturma yürütülmesi teklifini kıymetli buluyoruz.
Biz Türkiye olarak ateşe benzin dökenler olmasına rağmen olaylar geri dönülmez noktaya varmadan tansiyonun düşürülmesi, diyalog kanallarının açılması için her türlü gayreti gösteriyoruz.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Irak’ın huzuru ve istikrarını hiçbir zaman ülkemizden ayrı tutmadık, tutmuyoruz. 🇹🇷🇮🇶
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin 28’inci Olağan Genel Kuruluna başarılar diliyorum.
Genel kurulun hem MÜSİAD camiasının gücüne güç katmasını hem de Türkiye’nin büyüme ve kalkınmasına katkı sağlamasını temenni ediyorum.
Genel kurulun hem MÜSİAD camiasının gücüne güç katmasını hem de Türkiye’nin büyüme ve kalkınmasına katkı sağlamasını temenni ediyorum.
Yatırım, üretim, ihracat, istihdam ile kaliteli büyüme ilkemize bağlılığımızı koruyoruz.
Bu ilkeler çerçevesinde hiçbir kesimi yalnız bırakmıyoruz.
Çiftçimizin kullandığı kredilerde ortalama her 10 liralık finansman giderinin 7 lirasını biz ödüyoruz.
Esnafımızın ve ihracatçımızın kredilerinde de finansman giderinin yarısını biz karşılıyoruz.
KOBİ’lerimiz için 15 farklı hazine destekli kefalet paketi yürürlükte.
Burada 111 milyar liralık bir imkân var.
Mart ayında bunun 50 milyar lirasını devreye aldık ve öncelikli olarak ihracatçı firmalarımıza yönlendirdik.
Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programı’yla 284 stratejik ürüne toplamda 300 milyar liralık kaynak ayırdık.
Yüksek teknolojide atılım yapmak için HIT-30 Programı’nı başlattık.
Program kapsamında 8 öncelikli alanda yapılacak yatırımlara 2030’a kadar toplam 30 milyar dolarlık destek vereceğiz.
Şu anda batarya, elektrikli araç ve çip yatırımları için çağrımız açık.
Yakında biyoteknoloji, veri merkezleri, endüstriyel robotlar ve yeşil hidrojen alanlarında da yeni çağrılara çıkacağız.
Eximbank’ın sermayesini 4 kat yükselttik.
Reeskont kredilerimizin finansman maliyeti de piyasanın çok altında, burada da finansman maliyetinin yarısını biz sübvanse ediyoruz.
Sadece bu avantaj sayesinde 2024’te ihracatçılarımız 171 milyar lira ek maliyet ödemekten kurtuldu.
Kim üretmek istiyorsa, kim yatırım yapıyorsa, kim istihdam sağlıyorsa biz onun yanındayız, yanında olmaya da devam edeceğiz.
Bu ilkeler çerçevesinde hiçbir kesimi yalnız bırakmıyoruz.
Çiftçimizin kullandığı kredilerde ortalama her 10 liralık finansman giderinin 7 lirasını biz ödüyoruz.
Esnafımızın ve ihracatçımızın kredilerinde de finansman giderinin yarısını biz karşılıyoruz.
KOBİ’lerimiz için 15 farklı hazine destekli kefalet paketi yürürlükte.
Burada 111 milyar liralık bir imkân var.
Mart ayında bunun 50 milyar lirasını devreye aldık ve öncelikli olarak ihracatçı firmalarımıza yönlendirdik.
Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programı’yla 284 stratejik ürüne toplamda 300 milyar liralık kaynak ayırdık.
Yüksek teknolojide atılım yapmak için HIT-30 Programı’nı başlattık.
Program kapsamında 8 öncelikli alanda yapılacak yatırımlara 2030’a kadar toplam 30 milyar dolarlık destek vereceğiz.
Şu anda batarya, elektrikli araç ve çip yatırımları için çağrımız açık.
Yakında biyoteknoloji, veri merkezleri, endüstriyel robotlar ve yeşil hidrojen alanlarında da yeni çağrılara çıkacağız.
Eximbank’ın sermayesini 4 kat yükselttik.
Reeskont kredilerimizin finansman maliyeti de piyasanın çok altında, burada da finansman maliyetinin yarısını biz sübvanse ediyoruz.
Sadece bu avantaj sayesinde 2024’te ihracatçılarımız 171 milyar lira ek maliyet ödemekten kurtuldu.
Kim üretmek istiyorsa, kim yatırım yapıyorsa, kim istihdam sağlıyorsa biz onun yanındayız, yanında olmaya da devam edeceğiz.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Her gün bir yenisi patlak veren krizlere aldırmadan soğukkanlı ve sabırlı bir şekilde yol alıyoruz, son derece rasyonel bir zeminde artısı ve eksisini hesap ederek kararlarımızı uyguluyoruz.
Siyasi hayatımızın her döneminde olduğu gibi bugün de hem iş yapıyor, hizmet üretiyoruz hem de karalama kampanyalarıyla mücadele ediyoruz.
Muhalefet kanadında, en azından millî meselelerde değişim görmeyi umdukça maalesef her seferinde büyük bir düş kırıklığı yaşıyoruz.
Muhalefetin siyaseti centilmence bir rekabet yerine yıkıcı bir husumetle yürütme isteği aşılmaz bir duvar misali sürekli karşımıza çıkıyor.
Aktörler, isimler ve genel başkanlar değişse de ne yazık ki bu zihniyette zerre miskal düzelme olmuyor.
Durum öyle vahim ki…
Bu ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor, kendi ülkesini yabancı basın kuruluşlarına, yabancı aktörlere, dergilere şikâyet ediyor.
İktidarı yıpratayım derken asıl Türkiye’ye zarar veriyor, Türk ekonomisine zarar veriyor.
Boykot çağrılarıyla yerli ve millî markalara, evine ekmek götüren işçi kardeşlerime, Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran ihracatçılarımıza, fabrika kurup istihdam sağlayan sanayicilerimize zarar veriyor.
Sayın CHP Genel Başkanı kusura bakmasın ama bunun adı muhalefet değil ekonomik tetikçiliktir, jurnalciliktir, ispiyonculuktur.
Bizim CHP’lilerin birbirini jurnallemesiyle hiçbir sıkıntımız olamaz ama yalan ve iftiralarla Türkiye’nin jurnallenmesine gözlerimizi kapatamayız.
Muhalefet kanadında, en azından millî meselelerde değişim görmeyi umdukça maalesef her seferinde büyük bir düş kırıklığı yaşıyoruz.
Muhalefetin siyaseti centilmence bir rekabet yerine yıkıcı bir husumetle yürütme isteği aşılmaz bir duvar misali sürekli karşımıza çıkıyor.
Aktörler, isimler ve genel başkanlar değişse de ne yazık ki bu zihniyette zerre miskal düzelme olmuyor.
Durum öyle vahim ki…
Bu ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanı çıkıyor, kendi ülkesini yabancı basın kuruluşlarına, yabancı aktörlere, dergilere şikâyet ediyor.
İktidarı yıpratayım derken asıl Türkiye’ye zarar veriyor, Türk ekonomisine zarar veriyor.
Boykot çağrılarıyla yerli ve millî markalara, evine ekmek götüren işçi kardeşlerime, Türk ürünlerini dünyanın dört bir yanına ulaştıran ihracatçılarımıza, fabrika kurup istihdam sağlayan sanayicilerimize zarar veriyor.
Sayın CHP Genel Başkanı kusura bakmasın ama bunun adı muhalefet değil ekonomik tetikçiliktir, jurnalciliktir, ispiyonculuktur.
Bizim CHP’lilerin birbirini jurnallemesiyle hiçbir sıkıntımız olamaz ama yalan ve iftiralarla Türkiye’nin jurnallenmesine gözlerimizi kapatamayız.
Siyaseti marjinalleştirmek bu ülkeye yapılacak çok büyük bir kötülüktür.
Sivil siyaseti zehirli söylemlerle enfekte etmenin hiçbir haklı gerekçesi olamaz.
“Hükûmet yara alsın da Türkiye’ye ve Türk ekonomisine ne olursa olsun” anlayışı hastalıklı bir zihniyetin işaretidir.
Türkiye bu toksik siyaset dilini 1960 öncesinden çok iyi bilir.
12 Mart’tan, 12 Eylül’den, 28 Şubat döneminden çok iyi bilir.
Türkiye bu sorumsuz ve sorunlu söylemleri “tüketmeyin” çağrılarının zirveye çıktığı Gezi kalkışmasından çok iyi bilir.
Bu demode üslubun ülkemize de siyaset kurumuna da bunun üzerinden siyasi kazanç elde etmeye çalışanlara da hiçbir faydası yoktur.
CHP’nin süratle normalleşmesi şart…
CHP’nin, iradesine vurulan vesayet prangalarını kırması gerekiyor; Sayın Genel Başkanı’nın artık suç örgütünün boyunduruğundan kurtulup kendisini toparlaması, ülkenin gerçek gündemine dönmesi gerekiyor.
Buradan herkesi, özellikle de muhalefet aktörlerini aklıselime, sükûnete, sorumlu bir dille siyaset yapmaya davet ediyorum.
Türkiye’nin kutuplaşmaya değil, kucaklaşmaya ihtiyacı var.
Türkiye’nin iç cephesini güçlendirmeye ihtiyacı var.
Türkiye’nin 86 milyon olarak müştereklerde buluşmaya ihtiyacı var.
Bölgemizde ve dünyada tansiyon bu kadar yükselmişken yangına körükle gitme yanlışından bir an önce dönülmesini temenni ediyoruz.
Sivil siyaseti zehirli söylemlerle enfekte etmenin hiçbir haklı gerekçesi olamaz.
“Hükûmet yara alsın da Türkiye’ye ve Türk ekonomisine ne olursa olsun” anlayışı hastalıklı bir zihniyetin işaretidir.
Türkiye bu toksik siyaset dilini 1960 öncesinden çok iyi bilir.
12 Mart’tan, 12 Eylül’den, 28 Şubat döneminden çok iyi bilir.
Türkiye bu sorumsuz ve sorunlu söylemleri “tüketmeyin” çağrılarının zirveye çıktığı Gezi kalkışmasından çok iyi bilir.
Bu demode üslubun ülkemize de siyaset kurumuna da bunun üzerinden siyasi kazanç elde etmeye çalışanlara da hiçbir faydası yoktur.
CHP’nin süratle normalleşmesi şart…
CHP’nin, iradesine vurulan vesayet prangalarını kırması gerekiyor; Sayın Genel Başkanı’nın artık suç örgütünün boyunduruğundan kurtulup kendisini toparlaması, ülkenin gerçek gündemine dönmesi gerekiyor.
Buradan herkesi, özellikle de muhalefet aktörlerini aklıselime, sükûnete, sorumlu bir dille siyaset yapmaya davet ediyorum.
Türkiye’nin kutuplaşmaya değil, kucaklaşmaya ihtiyacı var.
Türkiye’nin iç cephesini güçlendirmeye ihtiyacı var.
Türkiye’nin 86 milyon olarak müştereklerde buluşmaya ihtiyacı var.
Bölgemizde ve dünyada tansiyon bu kadar yükselmişken yangına körükle gitme yanlışından bir an önce dönülmesini temenni ediyoruz.
Anneyle Güçlü Aile, Aileyle Güçlü Türkiye Programı’nın düzenlenmesinde emeği geçen AK Parti Kadın Kolları Başkanlığımıza ve tüm kardeşlerime gönülden teşekkür ediyorum.
Çalışma koşullarının iyileştirilmesinden sosyal yardımlara, yeni istihdam programlarından çocuk, yaşlı ve engelli bakım hizmetlerine kadar annelerimizin hep yanında olduk.
2024 yılındaki sosyal yardımlarımızın tam %61’ini kadınlara tahsis ettik.
Sadece geçtiğimiz yıl:
Eşi vefat eden 77 bin hanım kardeşimize 773 milyon lira ödeme yaptık.
Eğitim, sağlık ve gebelik yardımları kapsamında yaklaşık 2,7 milyon anneye toplam 2,15 milyar lira destek sağladık.
Vatani görevini ifa eden askerlerimizin ihtiyaç sahibi ailelerine 126 milyon lira tutarında yardımda bulunduk.
Kadına yönelik şiddete karşı en sağlam kalkan olan 6284 sayılı Kanun’un tavizsiz uygulanması önceliğimiz olmayı sürdürüyor.
Evde bakım hizmetlerinden yararlanan engelli vatandaşlarımızın sayısı 544 bini aştı, bu kardeşlerimize 190 milyar liralık yardım yaptık.
Bugün itibarıyla kamuda çalışan engelli vatandaşlarımızın sayısı 73 bin 800’e ulaştı.
Annelerimizi, çocuklarımızı, yaşlı ve engellilerimizi, yani aile kurumunun tamamını güçlendirmeye inşallah bundan sonra da devam edeceğiz.
2024 yılındaki sosyal yardımlarımızın tam %61’ini kadınlara tahsis ettik.
Sadece geçtiğimiz yıl:
Eşi vefat eden 77 bin hanım kardeşimize 773 milyon lira ödeme yaptık.
Eğitim, sağlık ve gebelik yardımları kapsamında yaklaşık 2,7 milyon anneye toplam 2,15 milyar lira destek sağladık.
Vatani görevini ifa eden askerlerimizin ihtiyaç sahibi ailelerine 126 milyon lira tutarında yardımda bulunduk.
Kadına yönelik şiddete karşı en sağlam kalkan olan 6284 sayılı Kanun’un tavizsiz uygulanması önceliğimiz olmayı sürdürüyor.
Evde bakım hizmetlerinden yararlanan engelli vatandaşlarımızın sayısı 544 bini aştı, bu kardeşlerimize 190 milyar liralık yardım yaptık.
Bugün itibarıyla kamuda çalışan engelli vatandaşlarımızın sayısı 73 bin 800’e ulaştı.
Annelerimizi, çocuklarımızı, yaşlı ve engellilerimizi, yani aile kurumunun tamamını güçlendirmeye inşallah bundan sonra da devam edeceğiz.
Aile Yılı ilan ettiğimiz 2025’te doğum ve evlilik yardımlarımıza hız verdik.
İlk çocuk için tek seferlik 5 bin TL, ikinci çocuk için beş yaşını tamamlayana kadar aylık 1.500 TL, üçüncü ve sonraki çocuklar için beş yaşını dolduruncaya kadar aylık 5 bin TL doğum yardımı yapıyoruz.
14-28 Mayıs seçimleri sürecinde “gençlerimizin dünyaevine girmelerine yardımcı olacağız” demiştik.
Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi ile 2 yılı geri ödemesiz, 48 ay vadeli, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi imkânı sunuyoruz.
Ayrıca 48 aylık vade süresi içinde çocuk sahibi olan çiftlerimizin borçlarını da 12 aya kadar erteliyoruz.
Bugüne kadar 7 bin 652 çiftimiz faizsiz kredi desteğinden faydalanırken kredi almaya hak kazanan çiftlerimizin sayısı da 29 bini geçti.
Ailelerimiz şehirler arası seyahatlerinde yine Aile Yılı kapsamında %40’a varan oranlarda birçok indirimden yararlanıyor.
Gençleri yuva kurmaya, evlenmeye özendirecek pek çok adım atıyoruz.
Tüketim kültürünün bilerek körüklediği, evliliği zorlaştıran her türlü yanlış uygulamayla yoğun mücadele içindeyiz.
LGBT denilen sapkın akımların toplumumuzu ifsat etmemesi için gerekli tedbirleri alıyoruz, almaya devam edeceğiz.
İlk çocuk için tek seferlik 5 bin TL, ikinci çocuk için beş yaşını tamamlayana kadar aylık 1.500 TL, üçüncü ve sonraki çocuklar için beş yaşını dolduruncaya kadar aylık 5 bin TL doğum yardımı yapıyoruz.
14-28 Mayıs seçimleri sürecinde “gençlerimizin dünyaevine girmelerine yardımcı olacağız” demiştik.
Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi ile 2 yılı geri ödemesiz, 48 ay vadeli, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi imkânı sunuyoruz.
Ayrıca 48 aylık vade süresi içinde çocuk sahibi olan çiftlerimizin borçlarını da 12 aya kadar erteliyoruz.
Bugüne kadar 7 bin 652 çiftimiz faizsiz kredi desteğinden faydalanırken kredi almaya hak kazanan çiftlerimizin sayısı da 29 bini geçti.
Ailelerimiz şehirler arası seyahatlerinde yine Aile Yılı kapsamında %40’a varan oranlarda birçok indirimden yararlanıyor.
Gençleri yuva kurmaya, evlenmeye özendirecek pek çok adım atıyoruz.
Tüketim kültürünün bilerek körüklediği, evliliği zorlaştıran her türlü yanlış uygulamayla yoğun mücadele içindeyiz.
LGBT denilen sapkın akımların toplumumuzu ifsat etmemesi için gerekli tedbirleri alıyoruz, almaya devam edeceğiz.
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Terörsüz Türkiye hedefine giden yolda sağlam adımlarla ilerliyoruz.
86 milyonun her bir ferdinin sorumluluğunu taşıdığımızın bilinciyle, devlet ciddiyetine yakışır bir şekilde, en küçük bir boşluk dahi bırakmadan çalışmaları anbean takip ediyoruz.
86 milyonun her bir ferdinin sorumluluğunu taşıdığımızın bilinciyle, devlet ciddiyetine yakışır bir şekilde, en küçük bir boşluk dahi bırakmadan çalışmaları anbean takip ediyoruz.