Bugün bir kez daha herkese elimizi uzatıyoruz.
Gelin hep beraber omuz omuza verelim; yapı stokumuzu yenilemek, kentlerimizi depreme dirençli hale getirmek için beraberce çalışalım.
Doğal afetlere hazırlıkla ilgili konuları gündelik siyasetin tartışmalarının dışında tutalım.
İstanbul’un ihmali, gevşekliği, umursamazlığı, bilhassa kentsel dönüşüm projelerinde marjinal çevrelerin kaprislerini kaldıracak lüksü yoktur.
Artık bahane değil, çözüm üretme vaktidir.
Hangi konumda olursak olalım, bizim vazifemiz, afet kapımızı çalmadan şehrimizi bir an önce depreme hazır hale getirmektir.
Bunun için el ele vermek, birlikte hareket etmek zorundayız.
Enerjimizi birbirimizi yıpratmak için değil, eksiklerimizi süratle gidermek için kullanmalıyız.
Muhalefetten de aklıselimle, basiretle; ülkenin, milletin ve İstanbulluların çıkarlarını önceleyen bir anlayışla davranmasını bekliyoruz.
Gelin hep beraber omuz omuza verelim; yapı stokumuzu yenilemek, kentlerimizi depreme dirençli hale getirmek için beraberce çalışalım.
Doğal afetlere hazırlıkla ilgili konuları gündelik siyasetin tartışmalarının dışında tutalım.
İstanbul’un ihmali, gevşekliği, umursamazlığı, bilhassa kentsel dönüşüm projelerinde marjinal çevrelerin kaprislerini kaldıracak lüksü yoktur.
Artık bahane değil, çözüm üretme vaktidir.
Hangi konumda olursak olalım, bizim vazifemiz, afet kapımızı çalmadan şehrimizi bir an önce depreme hazır hale getirmektir.
Bunun için el ele vermek, birlikte hareket etmek zorundayız.
Enerjimizi birbirimizi yıpratmak için değil, eksiklerimizi süratle gidermek için kullanmalıyız.
Muhalefetten de aklıselimle, basiretle; ülkenin, milletin ve İstanbulluların çıkarlarını önceleyen bir anlayışla davranmasını bekliyoruz.
Bugün Roma’da Türkiye-İtalya 4’üncü Hükûmetler Arası Zirve Toplantısı vesilesiyle İtalya Başbakanı, değerli dostum Giorgia Meloni’yle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duydum. 🇹🇷🇮🇹
İki NATO müttefiki ve stratejik ortak olarak münasebetlerimiz her geçen gün daha da ilerliyor.
Bugünkü görüşmeler ve imzaladığımız belgeler suretiyle İtalya’yla yeni iş birliği alanlarını değerlendirmeyi kararlaştırdık.
İtalya, dış ticaretimizde ilk 5 ülke arasında.
Tekstil, kimya, ilaç, otomotiv ve makine başta olmak üzere pek çok sektörde tesis ettiğimiz güçlü ticari bağlar, 2022 yılındaki zirvemizde belirlediğimiz 30 milyar dolar hedefini geride bırakmamızı sağladı.
Son 22 yılda 1.500’den fazla İtalyan firma, ülkemizde 5 milyar dolar yatırım gerçekleştirdi.
Bu gelişmeler doğrultusunda bugünkü zirvemizde yeni ticaret hacmi hedefimizi 40 milyar dolar olarak belirledik.
İtalya’yla savunma sanayisi alanında önemli ilerleme kaydeden iş birliğimizi yeni ortaklıklar ve projelerle güçlendirmeye devam edeceğiz.
Ortak coğrafyamız olan Akdeniz’de hem ülkelerimize hem de bölgeye fayda sağlayacak enerji projeleri konusunda da birlikte çalışmaya hazırız.
İtalya ile düzensiz göçle mücadele alanındaki iş birliğimizi önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz.
Görüşmelerimizde ayrıca kültür, eğitim, spor, vize gibi konuları ele aldık.
Dostluğumuzun bir göstergesi olarak 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası’na İtalya’yla birlikte ev sahipliği yapacağız.
Ülkemizin Avrupa ve Akdeniz’in istikrar ve güvenliğine katkılarını en iyi bilen ve bu doğrultuda Avrupa Birliği’ne üyelik sürecimize başından beri desteğini esirgemeyen İtalya’nın bu yaklaşımını sürdüreceğine inanıyorum.
İsrail’in insanlık dışı uygulamalarına sahne olan Gazze, önemli gündem maddelerimiz arasında yer aldı.
Libya’nın istikrarı ve refahının muhafazası için uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümler üzerinde birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Görüşmelerimizde ayrıca İtalya’nın Suriye’de oynadığı yapıcı role ve bilhassa yeniden inşa sürecinde Türkiye-İtalya ortaklığına değindik.
Zirvemizin ülkelerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
İki NATO müttefiki ve stratejik ortak olarak münasebetlerimiz her geçen gün daha da ilerliyor.
Bugünkü görüşmeler ve imzaladığımız belgeler suretiyle İtalya’yla yeni iş birliği alanlarını değerlendirmeyi kararlaştırdık.
İtalya, dış ticaretimizde ilk 5 ülke arasında.
Tekstil, kimya, ilaç, otomotiv ve makine başta olmak üzere pek çok sektörde tesis ettiğimiz güçlü ticari bağlar, 2022 yılındaki zirvemizde belirlediğimiz 30 milyar dolar hedefini geride bırakmamızı sağladı.
Son 22 yılda 1.500’den fazla İtalyan firma, ülkemizde 5 milyar dolar yatırım gerçekleştirdi.
Bu gelişmeler doğrultusunda bugünkü zirvemizde yeni ticaret hacmi hedefimizi 40 milyar dolar olarak belirledik.
İtalya’yla savunma sanayisi alanında önemli ilerleme kaydeden iş birliğimizi yeni ortaklıklar ve projelerle güçlendirmeye devam edeceğiz.
Ortak coğrafyamız olan Akdeniz’de hem ülkelerimize hem de bölgeye fayda sağlayacak enerji projeleri konusunda da birlikte çalışmaya hazırız.
İtalya ile düzensiz göçle mücadele alanındaki iş birliğimizi önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz.
Görüşmelerimizde ayrıca kültür, eğitim, spor, vize gibi konuları ele aldık.
Dostluğumuzun bir göstergesi olarak 2032 Avrupa Futbol Şampiyonası’na İtalya’yla birlikte ev sahipliği yapacağız.
Ülkemizin Avrupa ve Akdeniz’in istikrar ve güvenliğine katkılarını en iyi bilen ve bu doğrultuda Avrupa Birliği’ne üyelik sürecimize başından beri desteğini esirgemeyen İtalya’nın bu yaklaşımını sürdüreceğine inanıyorum.
İsrail’in insanlık dışı uygulamalarına sahne olan Gazze, önemli gündem maddelerimiz arasında yer aldı.
Libya’nın istikrarı ve refahının muhafazası için uzun vadeli ve sürdürülebilir çözümler üzerinde birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Görüşmelerimizde ayrıca İtalya’nın Suriye’de oynadığı yapıcı role ve bilhassa yeniden inşa sürecinde Türkiye-İtalya ortaklığına değindik.
Zirvemizin ülkelerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Türkiye-İtalya 4’üncü Hükûmetler Arası Zirvesi vesilesiyle düzenlenen iş forumunun yeni girişimlere vesile olmasını, güçlü ortaklıkların tesisine hizmet etmesini diliyorum.
Türk firmaları nasıl İtalya’yı Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak görüyorsa biz isteriz ki İtalyan firmaları da Türkiye’yi Asya’ya, Orta Doğu’ya ve Afrika’ya açılan bir kapı olarak değerlendirsin.
İstanbul’dan sadece birkaç saatlik uçuş mesafesinde 2 milyar nüfusa erişilebiliyor.
Türk Hava Yollarımız da İtalya’nın 9 şehrini İstanbul’a bağlıyor.
Ticaret, yatırım ve ulaşım imkânlarının barındırdığı bu muazzam potansiyel, bizleri büyük ve iddialı hedefler belirlemeye teşvik ediyor.
Bu düşünceyle bugünkü zirvede Sayın Meloni’yle birlikte yeni ticaret hacmi hedefimizi 40 milyar dolar olarak tespit ettik.
İş çevrelerimizin bugünkü görüşmeleri ve kuracağı yeni ortaklıklar, kısa sürede yeni ticaret hedefimize ulaşılmasına katkı sağlayacaktır.
Bilhassa Avrupa’da güvenlik ve savunma sektöründeki beklenen genişlemeden payımızı almak için ortak çalışmalarımızı artırmamızın menfaatimize olacağı kanaatindeyiz.
Hükûmetler olarak ticaret ve yatırım ilişkilerimizin daha yüksek seviyelere ulaşması amacıyla firmalarımızı desteklemeye devam edeceğiz.
Türk firmaları nasıl İtalya’yı Avrupa pazarına açılan bir kapı olarak görüyorsa biz isteriz ki İtalyan firmaları da Türkiye’yi Asya’ya, Orta Doğu’ya ve Afrika’ya açılan bir kapı olarak değerlendirsin.
İstanbul’dan sadece birkaç saatlik uçuş mesafesinde 2 milyar nüfusa erişilebiliyor.
Türk Hava Yollarımız da İtalya’nın 9 şehrini İstanbul’a bağlıyor.
Ticaret, yatırım ve ulaşım imkânlarının barındırdığı bu muazzam potansiyel, bizleri büyük ve iddialı hedefler belirlemeye teşvik ediyor.
Bu düşünceyle bugünkü zirvede Sayın Meloni’yle birlikte yeni ticaret hacmi hedefimizi 40 milyar dolar olarak tespit ettik.
İş çevrelerimizin bugünkü görüşmeleri ve kuracağı yeni ortaklıklar, kısa sürede yeni ticaret hedefimize ulaşılmasına katkı sağlayacaktır.
Bilhassa Avrupa’da güvenlik ve savunma sektöründeki beklenen genişlemeden payımızı almak için ortak çalışmalarımızı artırmamızın menfaatimize olacağı kanaatindeyiz.
Hükûmetler olarak ticaret ve yatırım ilişkilerimizin daha yüksek seviyelere ulaşması amacıyla firmalarımızı desteklemeye devam edeceğiz.
Türkiye ekonomisi, bölgemizdeki çatışmalara, savaşlara ve 2023 yılında yaşadığımız asrın felaketi olan depreme rağmen büyümeyi sürdürüyor.
Ekonomi programımızı kararlılıkla uyguluyoruz, bundan da inşallah geri adım atmayacağız.
Depremin Türk ekonomisine doğrudan maliyeti 104 milyar doları, dolaylı maliyeti 150 milyar doları buluyor.
Buna rağmen yaralarımızı süratle sarıyoruz.
Depremden bu yana geçen sürede 201 binden fazla konutun anahtarını evi yıkılan vatandaşlarımıza teslim ettik.
Yıl sonuna kadar 252 bin konut daha yapıp inşallah bu ağır yükün altından kalkmış olacağız.
2024 yılında ihracatta 262 milyar dolarla son 100 yılın rekorunu kırdık.
Ülkemizin en güçlü sektörlerinden biri olan savunma sanayisi ihracatımız, 7 milyar 154 milyon dolarla tarihin en yüksek seviyesine çıktı.
Son 20 senede yıllık ortalama %5 dolayındaki büyüme oranını yakalayabilen az sayıdaki ülkelerdeniz.
Yine son 20 yılda altyapıya 300 milyar dolara yakın yatırım yaptık.
İhracatımız 20 yılda 20 kattan fazla arttı.
Dünya ihracatından aldığımız payı ikiye katladık.
Son 20 yılda 270 milyar dolara yakın uluslararası doğrudan yatırım çektik.
Tüm dünyayı etkileyen enflasyonda kalıcı ve belirgin bir düşüş sürecine girdik.
Gerek yatırım ortamının iyileştirilmesi gerekse yeni yapısal reformların hayata geçirilmesi noktasında kararlıyız.
Ekonomi programımızı kararlılıkla uyguluyoruz, bundan da inşallah geri adım atmayacağız.
Depremin Türk ekonomisine doğrudan maliyeti 104 milyar doları, dolaylı maliyeti 150 milyar doları buluyor.
Buna rağmen yaralarımızı süratle sarıyoruz.
Depremden bu yana geçen sürede 201 binden fazla konutun anahtarını evi yıkılan vatandaşlarımıza teslim ettik.
Yıl sonuna kadar 252 bin konut daha yapıp inşallah bu ağır yükün altından kalkmış olacağız.
2024 yılında ihracatta 262 milyar dolarla son 100 yılın rekorunu kırdık.
Ülkemizin en güçlü sektörlerinden biri olan savunma sanayisi ihracatımız, 7 milyar 154 milyon dolarla tarihin en yüksek seviyesine çıktı.
Son 20 senede yıllık ortalama %5 dolayındaki büyüme oranını yakalayabilen az sayıdaki ülkelerdeniz.
Yine son 20 yılda altyapıya 300 milyar dolara yakın yatırım yaptık.
İhracatımız 20 yılda 20 kattan fazla arttı.
Dünya ihracatından aldığımız payı ikiye katladık.
Son 20 yılda 270 milyar dolara yakın uluslararası doğrudan yatırım çektik.
Tüm dünyayı etkileyen enflasyonda kalıcı ve belirgin bir düşüş sürecine girdik.
Gerek yatırım ortamının iyileştirilmesi gerekse yeni yapısal reformların hayata geçirilmesi noktasında kararlıyız.
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Akdeniz’in güvenliği, Orta Doğu’daki durum, Avrupa’nın istikrarı ve transatlantik bağın muhafazası gibi önemli meselelerde Türkiye ile İtalya arasında değerli bir uyum bulunuyor. 🇹🇷🇮🇹
Media is too big
VIEW IN TELEGRAM
Bizim kentsel dönüşüm ve depremle ilgili karnemiz işte budur…
Yarısı Bizden Kampanyamızda yeni bir kararı devreye alıyoruz.
İstanbul’daki bir evin dönüşümü için verilen toplam destek miktarımızı 1 milyon 500 bin liradan 1 milyon 875 bin liraya yükseltiyoruz.
Daha önce 700 bin lira olan hibemizi 875 bin liraya, yine 700 bin lira olan kredi tutarımızı 875 bin liraya, taşınma desteğimizi ise 100 bin liradan 125 bin liraya çıkarıyoruz.
Yine iş yerleri için 350 bin lira olan hibe desteğini 437 bin 500 liraya, kredi desteğini de 350 bin liradan 437 bin 500 liraya yükseltiyoruz.
Taşınma yardımı ise 125 bin lirayı buluyor.
Böylece bir iş yeri dönüşümü için destek miktarımız 1 milyon liraya ulaşmış oluyor.
İstanbul’umuzun yarınları için hayırlı, uğurlu olsun.
İstanbul’daki bir evin dönüşümü için verilen toplam destek miktarımızı 1 milyon 500 bin liradan 1 milyon 875 bin liraya yükseltiyoruz.
Daha önce 700 bin lira olan hibemizi 875 bin liraya, yine 700 bin lira olan kredi tutarımızı 875 bin liraya, taşınma desteğimizi ise 100 bin liradan 125 bin liraya çıkarıyoruz.
Yine iş yerleri için 350 bin lira olan hibe desteğini 437 bin 500 liraya, kredi desteğini de 350 bin liradan 437 bin 500 liraya yükseltiyoruz.
Taşınma yardımı ise 125 bin lirayı buluyor.
Böylece bir iş yeri dönüşümü için destek miktarımız 1 milyon liraya ulaşmış oluyor.
İstanbul’umuzun yarınları için hayırlı, uğurlu olsun.
İstanbul’umuza depreme hazırlıkta toplam 141 milyar lira yatırım yaptık.
208 bin 915 konut ve iş yerinin dönüşüm süreci devam ediyor.
Bu konut ve iş yerleri, birilerini zengin eden abartılı reklamlara gerek duymadan milletimize sorumluluğumuzun gereği olarak sessizce ilerliyor.
2012 yılından bu yana İstanbul’da 923 bin konut ve iş yerinin dönüşümü tamamlandı.
Gaziosmanpaşa’daki projelerimizle, Tozkoparan’daki yatırımlarımızla, Esenler’deki 60 bin konutluk dev dönüşüm hamlemizle, Zeytinburnu Telsiz ve Beştelsiz Projelerimizle; Fatih’te, Bağcılar’da, Tuzla’da, Kartal’da, Pendik’te ve İstanbul’un 39 ilçesinin 963 mahallesindeki projelerimizle bu alanda büyük bir başarıya imza attık.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla, TOKİ’mizle, Emlak Konut’umuzla ve belediyelerimizle İstanbul’un hizmetindeyiz, emrindeyiz.
İstanbul’a karabasan gibi çöken beceriksizliğin, gevşekliğin, umursamazlığın devam etmesine gönlümüz asla razı değildir.
Devletin ve milletin bekası için üstlendiğimiz sorumluluklar ve aldığımız riskler ile kendi kısır siyasetlerini karıştıranlara laf yetiştirerek kaybedecek vaktimiz yok.
Tam tersine onların yapmadığı görevleri de gerektiğinde biz omuzlayıp icraata dönüştürüyoruz.
208 bin 915 konut ve iş yerinin dönüşüm süreci devam ediyor.
Bu konut ve iş yerleri, birilerini zengin eden abartılı reklamlara gerek duymadan milletimize sorumluluğumuzun gereği olarak sessizce ilerliyor.
2012 yılından bu yana İstanbul’da 923 bin konut ve iş yerinin dönüşümü tamamlandı.
Gaziosmanpaşa’daki projelerimizle, Tozkoparan’daki yatırımlarımızla, Esenler’deki 60 bin konutluk dev dönüşüm hamlemizle, Zeytinburnu Telsiz ve Beştelsiz Projelerimizle; Fatih’te, Bağcılar’da, Tuzla’da, Kartal’da, Pendik’te ve İstanbul’un 39 ilçesinin 963 mahallesindeki projelerimizle bu alanda büyük bir başarıya imza attık.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla, TOKİ’mizle, Emlak Konut’umuzla ve belediyelerimizle İstanbul’un hizmetindeyiz, emrindeyiz.
İstanbul’a karabasan gibi çöken beceriksizliğin, gevşekliğin, umursamazlığın devam etmesine gönlümüz asla razı değildir.
Devletin ve milletin bekası için üstlendiğimiz sorumluluklar ve aldığımız riskler ile kendi kısır siyasetlerini karıştıranlara laf yetiştirerek kaybedecek vaktimiz yok.
Tam tersine onların yapmadığı görevleri de gerektiğinde biz omuzlayıp icraata dönüştürüyoruz.
İstanbul başta olmak üzere 81 vilayetimizin hepsini depreme karşı güvenli, dayanıklı hale getirmek için canla başla çalışıyoruz.
Son 23 yılda TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 547 bin konut ürettik.
Türkiye genelinde toplamda 3 milyon 700 bin dönüşüm konutu ve sosyal konut inşa ettik.
15 milyon vatandaşımıza yeni yuva kazandırdık.
Sahada 1 milyona yakın konutun dönüşümü hâlen devam ediyor.
Depremle birlikte değeri daha iyi anlaşılan yeni yollar, otoyollar ve köprülerle ulaşım altyapımızı her sene güçlendirdik.
Muhalefetin dudak büktüğü millet bahçelerimizin deprem anında ne kadar hayati rol oynadığı geçen hafta bir kez daha anlaşılmıştır.
Dar gelirli kardeşlerimizi bir yuvaya kavuşturacak projelere ağırlık verdik.
8 milyonun üzerinde başvuru alan 250 bin sosyal konut kampanyasına devam ediyoruz.
Proje kapsamında İstanbul’da 50 bin sosyal konutun inşasıyla ilgili çalışmalar sürüyor.
50 bin konutun tamamlanmasıyla 200 bin kişi deprem riskinden kurtarılıp güvenli barınma imkânına kavuşacak.
Son 23 yılda TOKİ vasıtasıyla 1 milyon 547 bin konut ürettik.
Türkiye genelinde toplamda 3 milyon 700 bin dönüşüm konutu ve sosyal konut inşa ettik.
15 milyon vatandaşımıza yeni yuva kazandırdık.
Sahada 1 milyona yakın konutun dönüşümü hâlen devam ediyor.
Depremle birlikte değeri daha iyi anlaşılan yeni yollar, otoyollar ve köprülerle ulaşım altyapımızı her sene güçlendirdik.
Muhalefetin dudak büktüğü millet bahçelerimizin deprem anında ne kadar hayati rol oynadığı geçen hafta bir kez daha anlaşılmıştır.
Dar gelirli kardeşlerimizi bir yuvaya kavuşturacak projelere ağırlık verdik.
8 milyonun üzerinde başvuru alan 250 bin sosyal konut kampanyasına devam ediyoruz.
Proje kapsamında İstanbul’da 50 bin sosyal konutun inşasıyla ilgili çalışmalar sürüyor.
50 bin konutun tamamlanmasıyla 200 bin kişi deprem riskinden kurtarılıp güvenli barınma imkânına kavuşacak.
Şu gerçeğin artık hepimiz farkındayız:
Kentsel dönüşüm konusunda kimsenin ideolojik takıntılarıyla uğraşacak vaktimiz yok.
Yapı stokumuzun yenilenmesi bizim için vazgeçilmez, ertelenemez, ihmal edilemez bir meseledir.
Kendisi lüks villalarda oturup “rantsal dönüşüm” diyerek halkımızın başını sokacağı, evlatlarıyla huzur içinde oturacağı güvenli bir yuvaya kavuşmasını engelleyenlerin şımarıklıklarına daha fazla katlanamayız.
Bu çalışmaların hızlanması için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız.
Kentsel dönüşümü aynı zamanda kentsel gelişim mantığıyla ele almamız gerekiyor.
Kadim şehir anlayışımızın temelini oluşturan estetik, ekonomik, erişilebilir ve emniyetli konutlar inşa etmek mecburiyetindeyiz.
Daha büyük acılar yaşamadan, daha ağır bedeller ödemeden 86 milyon olarak el ele verecek, inşallah bütüncül bir planlamayla süreci yöneteceğiz.
Tüm siyasi partileri, tüm kurum ve kuruluşları, tüm yerel yönetimleri, tüm bilim insanlarını bu mücadeleye destek olmaya davet ediyorum.
Kentsel dönüşüm konusunda kimsenin ideolojik takıntılarıyla uğraşacak vaktimiz yok.
Yapı stokumuzun yenilenmesi bizim için vazgeçilmez, ertelenemez, ihmal edilemez bir meseledir.
Kendisi lüks villalarda oturup “rantsal dönüşüm” diyerek halkımızın başını sokacağı, evlatlarıyla huzur içinde oturacağı güvenli bir yuvaya kavuşmasını engelleyenlerin şımarıklıklarına daha fazla katlanamayız.
Bu çalışmaların hızlanması için ne yapılması gerekiyorsa yapacağız.
Kentsel dönüşümü aynı zamanda kentsel gelişim mantığıyla ele almamız gerekiyor.
Kadim şehir anlayışımızın temelini oluşturan estetik, ekonomik, erişilebilir ve emniyetli konutlar inşa etmek mecburiyetindeyiz.
Daha büyük acılar yaşamadan, daha ağır bedeller ödemeden 86 milyon olarak el ele verecek, inşallah bütüncül bir planlamayla süreci yöneteceğiz.
Tüm siyasi partileri, tüm kurum ve kuruluşları, tüm yerel yönetimleri, tüm bilim insanlarını bu mücadeleye destek olmaya davet ediyorum.
Hırsızlığın, yolsuzluğun, rüşvetin, sahtekârlığın, ahlaksızlığın partisi, pırtısı, kimliği olmaz.
İster İstanbul’da ister başka yerde olsun, ortada bir Deli Dumrul düzeni varsa yargıdan buna göz yummasını kimse bekleyemez.
Kendilerine emanet edilen ve üzerinde yetim hakkı olan kaynakları yağmalayanların adalete hesap vermesi de ülkemizde hukuk devletinin işlediğinin en somut işaretidir.
Bu milletin hakkını, hukukunu, çıkarlarını savunmak hepimizin görevidir.
Her kim haramilik yapıyorsa, her kim beytülmale el uzatıyorsa, her kim ondan bundan haraç kesiyorsa kimliğine bakmadan hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde hesap sorulmasını sağlamak boynumuzun borcudur.
İster İstanbul’da ister başka yerde olsun, ortada bir Deli Dumrul düzeni varsa yargıdan buna göz yummasını kimse bekleyemez.
Kendilerine emanet edilen ve üzerinde yetim hakkı olan kaynakları yağmalayanların adalete hesap vermesi de ülkemizde hukuk devletinin işlediğinin en somut işaretidir.
Bu milletin hakkını, hukukunu, çıkarlarını savunmak hepimizin görevidir.
Her kim haramilik yapıyorsa, her kim beytülmale el uzatıyorsa, her kim ondan bundan haraç kesiyorsa kimliğine bakmadan hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde hesap sorulmasını sağlamak boynumuzun borcudur.
“İzahı olmayanın mizahı olur” diye meşhur bir söz var.
CHP’de olup bitenleri başka türlü anlamlandırmak mümkün değil.
Güya her işlerinde şeffaf olacaklardı ama gördük ki bantçı olup çıkmışlar.
Burada şunun da bilinmesini isterim…
Biz siyasi rakibimiz olarak giderek dibe batan CHP’den şikâyetçi değiliz.
Bugün dediğini yarın tevil eden, sürekli tekzip yiyen, sürekli yalanlanan bir CHP genel başkanı bizim işimize gelir.
Biz sadece CHP’ye umut bağlamış insanlarımız adına üzülüyoruz.
Karşımızda demokratik bir ülkeye yakışır üsluba ve ahlaka sahip muhalefet olmadığı için sözümüzü doğrudan milletimize söylüyoruz.
Çünkü bizim ülkemiz ve milletimiz için, gençlerimiz ve hanım kardeşlerimiz için, emekçilerimiz ve girişimcilerimiz için, evlatlarımızın aydınlık geleceği için yapmamız gereken daha çok işimiz var.
Memlekete kazandırdığımız eser ve hizmetleri usanmadan anlatırken Türkiye Yüzyılı’nda neler yapacağımızın müjdelerini de paylaşacağız.
Elbette tüm bunları önce Allah’ın yardımı, sonra da milletimizin desteğiyle gerçekleştireceğiz.
CHP’de olup bitenleri başka türlü anlamlandırmak mümkün değil.
Güya her işlerinde şeffaf olacaklardı ama gördük ki bantçı olup çıkmışlar.
Burada şunun da bilinmesini isterim…
Biz siyasi rakibimiz olarak giderek dibe batan CHP’den şikâyetçi değiliz.
Bugün dediğini yarın tevil eden, sürekli tekzip yiyen, sürekli yalanlanan bir CHP genel başkanı bizim işimize gelir.
Biz sadece CHP’ye umut bağlamış insanlarımız adına üzülüyoruz.
Karşımızda demokratik bir ülkeye yakışır üsluba ve ahlaka sahip muhalefet olmadığı için sözümüzü doğrudan milletimize söylüyoruz.
Çünkü bizim ülkemiz ve milletimiz için, gençlerimiz ve hanım kardeşlerimiz için, emekçilerimiz ve girişimcilerimiz için, evlatlarımızın aydınlık geleceği için yapmamız gereken daha çok işimiz var.
Memlekete kazandırdığımız eser ve hizmetleri usanmadan anlatırken Türkiye Yüzyılı’nda neler yapacağımızın müjdelerini de paylaşacağız.
Elbette tüm bunları önce Allah’ın yardımı, sonra da milletimizin desteğiyle gerçekleştireceğiz.
CHP, Meclisteki sandalyesine göre ülkenin en büyük muhalefet partisi. Toplumun siyaset kurumuna güveninin artırılmasından en az iktidar kadar onlar da sorumlu.
Ama CHP’nin başındaki zat, FETÖ’cülerin üfürükleri ve üçüncü sınıf sokak dedikodularıyla siyaset yaptığını sanıyor.
Liseli gençlerimizi kullandırtmadığı için Millî Eğitim Bakanımıza…
Ekonomimize yönelik oyunlarını bozduğu için Hazine ve Maliye Bakanımıza…
Yalanlarını yüzlerine vurduğu için İçişleri Bakanımıza…
Yolsuzluk iddialarının üzerine korkusuzca gittikleri için yargı mensuplarımıza…
Sokak terörüne izin vermedikleri için emniyet güçlerimize saldırarak ucuz yollardan gündeme gelmeye çalışıyor.
Batı’daki hırsızlık, yolsuzluk, usulsüzlük operasyonlarına alkış tutarken kendi partisini ahtapot gibi saran rüşvetçileri, arsızları, sahtekârları demokrasi kahramanı ilan ediyor.
Yabancı medya kuruluşlarına salya sümük ağlayarak sadece kendisini değil, partisini ve ülkesini de utandırıyor.
Ettiği lafların içi tamamen boş.
Nezaket deseniz hak getire, üslup deseniz neye benzetsek ona haksızlık edeceğimiz derecede berbat.
Şahsımız, Kabine üyelerimiz ve çalışma arkadaşlarımıza yaptığı hakaretleri, kullandığı çirkin ve seviyesiz ifadeleri CHP Genel Başkanı ve şürekâsına misliyle iade ediyorum.
Ama CHP’nin başındaki zat, FETÖ’cülerin üfürükleri ve üçüncü sınıf sokak dedikodularıyla siyaset yaptığını sanıyor.
Liseli gençlerimizi kullandırtmadığı için Millî Eğitim Bakanımıza…
Ekonomimize yönelik oyunlarını bozduğu için Hazine ve Maliye Bakanımıza…
Yalanlarını yüzlerine vurduğu için İçişleri Bakanımıza…
Yolsuzluk iddialarının üzerine korkusuzca gittikleri için yargı mensuplarımıza…
Sokak terörüne izin vermedikleri için emniyet güçlerimize saldırarak ucuz yollardan gündeme gelmeye çalışıyor.
Batı’daki hırsızlık, yolsuzluk, usulsüzlük operasyonlarına alkış tutarken kendi partisini ahtapot gibi saran rüşvetçileri, arsızları, sahtekârları demokrasi kahramanı ilan ediyor.
Yabancı medya kuruluşlarına salya sümük ağlayarak sadece kendisini değil, partisini ve ülkesini de utandırıyor.
Ettiği lafların içi tamamen boş.
Nezaket deseniz hak getire, üslup deseniz neye benzetsek ona haksızlık edeceğimiz derecede berbat.
Şahsımız, Kabine üyelerimiz ve çalışma arkadaşlarımıza yaptığı hakaretleri, kullandığı çirkin ve seviyesiz ifadeleri CHP Genel Başkanı ve şürekâsına misliyle iade ediyorum.
Sayın Özel aklına her estiğinde kendince bize meydan okuyor.
Yahu insan önce bir aynaya bakar, önce kendini bir ölçer, tartar, sigaya çeker…
CHP Genel Başkanı önce bir mahalle temsilcimizin siyaset kalibresine çıksın, ondan sonra ne diyor diye kulak kabartırız.
Senin siyaset seviyen, bırakınız bizi, herhangi bir şehrimizin herhangi bir mahallesindeki parti temsilcimizin bile fersah fersah gerisinde.
Bir de kalkmış, bu perişan haliyle cumhurbaşkanlığı adaylığı peşinde koşmaya başlamış.
Ondan önceki de aynı hevesle kurmadık masa, çalmadık kapı, basmadık düğme, önünde eğilip bükülmedik terör örgütü bırakmamıştı.
Ama sonuç ortada…
Cumhurbaşkanı olacaktı, şaibeli bir şekilde tarih oldu.
Şimdi ne kapısını çalan ne de halini hatırını soran var.
Bunun nefesi 2028’e kadar yetecek mi hep birlikte izleyip göreceğiz.
Bakalım cumhurbaşkanlığı hevesi yolunda daha kaç CHP’li siyaset girdabında telef olup gidecek.
Bizim milletimize kazandırdığımız binlerce hizmetten herhangi birinin zekâtı, bu kişinin ömrü boyunca yaptığı siyasetle elde ettiği neticeleri ona katlar, yüze katlar, bine katlar.
Girdiği bu yanlış yolda ısrar ederse kendisini muhatap almayız.
Hatalarından dönene, kendisine biraz çekidüzen verene kadar bu şahsı kendi partisindeki ayak oyunlarıyla oyalanmaya, edep ve adap yoksunu üslubunun içinde debelenmeye mahkûm ediyoruz.
Yahu insan önce bir aynaya bakar, önce kendini bir ölçer, tartar, sigaya çeker…
CHP Genel Başkanı önce bir mahalle temsilcimizin siyaset kalibresine çıksın, ondan sonra ne diyor diye kulak kabartırız.
Senin siyaset seviyen, bırakınız bizi, herhangi bir şehrimizin herhangi bir mahallesindeki parti temsilcimizin bile fersah fersah gerisinde.
Bir de kalkmış, bu perişan haliyle cumhurbaşkanlığı adaylığı peşinde koşmaya başlamış.
Ondan önceki de aynı hevesle kurmadık masa, çalmadık kapı, basmadık düğme, önünde eğilip bükülmedik terör örgütü bırakmamıştı.
Ama sonuç ortada…
Cumhurbaşkanı olacaktı, şaibeli bir şekilde tarih oldu.
Şimdi ne kapısını çalan ne de halini hatırını soran var.
Bunun nefesi 2028’e kadar yetecek mi hep birlikte izleyip göreceğiz.
Bakalım cumhurbaşkanlığı hevesi yolunda daha kaç CHP’li siyaset girdabında telef olup gidecek.
Bizim milletimize kazandırdığımız binlerce hizmetten herhangi birinin zekâtı, bu kişinin ömrü boyunca yaptığı siyasetle elde ettiği neticeleri ona katlar, yüze katlar, bine katlar.
Girdiği bu yanlış yolda ısrar ederse kendisini muhatap almayız.
Hatalarından dönene, kendisine biraz çekidüzen verene kadar bu şahsı kendi partisindeki ayak oyunlarıyla oyalanmaya, edep ve adap yoksunu üslubunun içinde debelenmeye mahkûm ediyoruz.