📌 Başörtüsü ve Feminizm❗️
📌 28 Şubat sürecinde "başörtüsüne özgürlük" mücadelesini verenlerden bazılarının zaman içinde "feminizm"e savrulmaları üzerinde durulmaya değer bir konu.
📌"Örtülü feminizm" olarak nitelendirdiğim akım❗️
📌 Merhum Özal döneminde, "üniversitelerde başörtüsü (türban)" tartışmaları yaşanırken, ben, öyle bir aileden gelmemin etkisiyle, CHP'nin dünya görüşüne yakın sayılabilecek bir gençtim.
Bazı vesilelerle dönüşüm geçirdim, namaza başladım, zulmü gördükçe hem eğitim hakları ellerinden alınan başörtülülere hem de diğer mazlumlara destek vermeye çalıştım. Bedel de ödedim, aileden tuzu kuru genç olduğum halde.
📌 O günlerde dikkatimi çeken, başörtülülerin her ortamda küçümsenmeleri, ancak hizmetçilik, hademelik gibi işlere lâyık görülmeleriydi.
📌 Kemalist Feministler, onların eğitim ve kamuda çalışma hakkı talep etmeye haklarının olmadığını öne sürüyorlardı.
Kendilerini dört "eş"ten biri olmaya, kafes ardında kalmaya "mahkûm eden" bir inanca (!) bağlı olmalarından dolayı, üniversite eğitimi ve kamuda çalışma haklarını talep etmemeleri gerektiğini söylüyorlardı.
Yani saçmalıyorlardı❗️
📌 Ben, yeni yeni tanıdığım başörtülülerden bazıları ile konuşurken, sürekli olarak "Aslında erkeklerden hiç de geride olmadıklarını" ispat çabasına girdiklerini fark ediyordum.
Feministlerin saldırılarından etkileniyorlardı haliyle.
📌 Hakları ellerinden alınan bu hanımefendiler, gerçekten büyük, zorlu mücadelelelerin ardından istediklerine kavuştular.
📌 Bir zamanlar dışlanan insanlar, iktidara gelmişlerdi artık. Hem de tek başına iktidara. Camiada büyük bir değişim başlamıştı.
Reelpolitik, rasyonalite, AB'ye uyum dönemine geçilmişti.
📌 Bu süreçte, İktidar nimetleriyle tanışan muhafazaKÂR erkeklerden bir bölümünün yaşadıkları dönüşüme şahit olduk.
Kimileri "masa, kasa, nisa" sınavlarını kaybetti.
Sekreterleriyle yakınlaşanlar, yurt dışına bilhassa da Rusya'ya gittiklerinde olmadık işlere bulaşanlar oldu maalesef.
İhracat seferberliğinin, dışa açılma çabalarının sonradan görme kesimlerde çok sıkıntı verici yan etkileri oldu.
Bozulmalar arttı.
Haram-helâl bilinci, nikâh düşen karşı cinsle araya mesafe koyma hassasiyeti, takva bereketi epeyce hasar gördü.
Özellikle bazı erkeklerde büyük hassasiyet kayıpları oldu.
Başörtülülerin bir bölümü de, "örtülü feminizm" olarak nitelendirdiğim ideolojiye büründü.
İki önemli etki:
1- Kendilerine uzun yıllar boyunca haksızlık yapan zâlimlere kendilerini ispat çabası,
2- Kimi muhafazaKÂR erkeklerin, bir vakitler hayal bile edemeyecekleri imķânlara kavuştukları an yoldan çıkmalarına, yıllarca kahırlarını çekmiş karılarıni beğenmez hale gelişlerine tepki❗️
📌📌 Bir vakitler, Kemalist Feministlerin erkeksi halleri üzerine espriler yapılırdı, şimdi "örtülü feministler" için benzerleri yapılıyor.
Erkek gibi davranmaya, "ağır abi" pozlarına girmeye çalışanları görüyoruz maalesef❗️
😒
📌 Bu meselenin içinden, erkeği, kadını itham ederek çıkamayız.
Topyekûn savrulma yaşıyoruz.
Bize yön veren Kur'an ve Sünnet değil; politika ve nefislerimiz.
😠
📌 Maalesef, bir vakitler mücadele ettiklerimize benzedik, hep birlikte.
Sonradan görmeler daha da ileri gitti maalesef.
😒
Son cümle:
📌 Toparlanamazsak, -Allah korusun- biz de biteriz, MANEVÎ VATAN'ımız da biter❗️
Serdar Arseven
📌 28 Şubat sürecinde "başörtüsüne özgürlük" mücadelesini verenlerden bazılarının zaman içinde "feminizm"e savrulmaları üzerinde durulmaya değer bir konu.
📌"Örtülü feminizm" olarak nitelendirdiğim akım❗️
📌 Merhum Özal döneminde, "üniversitelerde başörtüsü (türban)" tartışmaları yaşanırken, ben, öyle bir aileden gelmemin etkisiyle, CHP'nin dünya görüşüne yakın sayılabilecek bir gençtim.
Bazı vesilelerle dönüşüm geçirdim, namaza başladım, zulmü gördükçe hem eğitim hakları ellerinden alınan başörtülülere hem de diğer mazlumlara destek vermeye çalıştım. Bedel de ödedim, aileden tuzu kuru genç olduğum halde.
📌 O günlerde dikkatimi çeken, başörtülülerin her ortamda küçümsenmeleri, ancak hizmetçilik, hademelik gibi işlere lâyık görülmeleriydi.
📌 Kemalist Feministler, onların eğitim ve kamuda çalışma hakkı talep etmeye haklarının olmadığını öne sürüyorlardı.
Kendilerini dört "eş"ten biri olmaya, kafes ardında kalmaya "mahkûm eden" bir inanca (!) bağlı olmalarından dolayı, üniversite eğitimi ve kamuda çalışma haklarını talep etmemeleri gerektiğini söylüyorlardı.
Yani saçmalıyorlardı❗️
📌 Ben, yeni yeni tanıdığım başörtülülerden bazıları ile konuşurken, sürekli olarak "Aslında erkeklerden hiç de geride olmadıklarını" ispat çabasına girdiklerini fark ediyordum.
Feministlerin saldırılarından etkileniyorlardı haliyle.
📌 Hakları ellerinden alınan bu hanımefendiler, gerçekten büyük, zorlu mücadelelelerin ardından istediklerine kavuştular.
📌 Bir zamanlar dışlanan insanlar, iktidara gelmişlerdi artık. Hem de tek başına iktidara. Camiada büyük bir değişim başlamıştı.
Reelpolitik, rasyonalite, AB'ye uyum dönemine geçilmişti.
📌 Bu süreçte, İktidar nimetleriyle tanışan muhafazaKÂR erkeklerden bir bölümünün yaşadıkları dönüşüme şahit olduk.
Kimileri "masa, kasa, nisa" sınavlarını kaybetti.
Sekreterleriyle yakınlaşanlar, yurt dışına bilhassa da Rusya'ya gittiklerinde olmadık işlere bulaşanlar oldu maalesef.
İhracat seferberliğinin, dışa açılma çabalarının sonradan görme kesimlerde çok sıkıntı verici yan etkileri oldu.
Bozulmalar arttı.
Haram-helâl bilinci, nikâh düşen karşı cinsle araya mesafe koyma hassasiyeti, takva bereketi epeyce hasar gördü.
Özellikle bazı erkeklerde büyük hassasiyet kayıpları oldu.
Başörtülülerin bir bölümü de, "örtülü feminizm" olarak nitelendirdiğim ideolojiye büründü.
İki önemli etki:
1- Kendilerine uzun yıllar boyunca haksızlık yapan zâlimlere kendilerini ispat çabası,
2- Kimi muhafazaKÂR erkeklerin, bir vakitler hayal bile edemeyecekleri imķânlara kavuştukları an yoldan çıkmalarına, yıllarca kahırlarını çekmiş karılarıni beğenmez hale gelişlerine tepki❗️
📌📌 Bir vakitler, Kemalist Feministlerin erkeksi halleri üzerine espriler yapılırdı, şimdi "örtülü feministler" için benzerleri yapılıyor.
Erkek gibi davranmaya, "ağır abi" pozlarına girmeye çalışanları görüyoruz maalesef❗️
😒
📌 Bu meselenin içinden, erkeği, kadını itham ederek çıkamayız.
Topyekûn savrulma yaşıyoruz.
Bize yön veren Kur'an ve Sünnet değil; politika ve nefislerimiz.
😠
📌 Maalesef, bir vakitler mücadele ettiklerimize benzedik, hep birlikte.
Sonradan görmeler daha da ileri gitti maalesef.
😒
Son cümle:
📌 Toparlanamazsak, -Allah korusun- biz de biteriz, MANEVÎ VATAN'ımız da biter❗️
Serdar Arseven
Cahar Dudayev'i Şehid oluşunun 29. Yılında rahmetle anıyoruz. O savaşta 300 binden fazla Çeçen şehit olmuştu hepsine Allah rahmet eylesin. #tarih #türkiye #tarihi #turkiye #osmanlı #osmanli #dirilis #osmangazi #orhangazi #selçuklu #islam #sünnet #ehlisünnet #erbakanhoca #muhsinyazıcıoğlu #muhsinyazicioglu #ülkücü #ülküocakları #alpaslantürkeş #gençlik #abdulhamithan #abdülhamid
#abdulhamidhan #şehit #şehitlerölmez #fatihsultanmehmet #ayasofya
#ertugrulocagi
@akkurt
#abdulhamidhan #şehit #şehitlerölmez #fatihsultanmehmet #ayasofya
#ertugrulocagi
@akkurt
AKKURT 🇹🇷🇦🇿
Papa geberdi deniliyor
Papa Francis'in bir süredir öldüğü söyleniyordu. Ölümünün Hristiyanlık için kutsal olan Paskalya zamanı duyurulması manidar. Tam da Kilise düşüncesine göre "İsa Mesih'in ölümden dirildiği gün" Papa'nın öldüğü açıklanıyor kan kaybeden Hristiyanlık mistisizm ile yeniden canlanma peşinde!
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Türk savaş uçakları gara bölgesinde Pkk'li teröristlere ait tünel/mağaralara hava harekatı duzenledi
🔹Sırrı Süreyya Önder'in sağlık durumuna ilişkin yeni açıklama:
Kalbin sağ kısmı kasılmaya başladı.
Hayati riski hala çok yüksek.
Kalbin sağ kısmı kasılmaya başladı.
Hayati riski hala çok yüksek.
Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'da yüzlerce kişi, İsrail'in Gazze'ye saldırılarını protesto etti.
Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Konseyi, 17. toplantısını KKTC’de düzenleme kararı aldı.
🇹🇷🛰️📡 Cumhurbaşkanı Erdoğan(Türksat 6A’nın hizmete başlaması töreninde):
🔹 “Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A ile Türkiye, kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri konumuna yükseldi.”
🔹 “Yeni haberleşme uydumuz, yerli ve milli teknoloji üretme hedefimiz doğrultusunda 20 yıla yayılan titiz, yoğun ve meşakkatli bir çalışmanın ürünüdür.”
🔹 “Devrim niteliğindeki bu projeyle yerli ve milli bir haberleşme uydusu platformuna sahip olduk.”
🔹 “TÜRKSAT 6A'nın devreye alınmasıyla) Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek.”
🔹 “Elde edilen kazanımlarla milli uydu markamızı oluşturma ve milli uzay şirketi kurulması noktasında önemli bir fırsat yakalamış bulunuyoruz.”
🔹 “Dünyadaki gelişmelere baktığımızda Türkiye'nin önünde tarihi bir fırsat penceresi açılmaktadır. Küresel sistemde hak ettiğimiz yere gelmeye çok yakınız.”
🔹 “Yüzde 80'in üzerinde yerlilik oranıyla geliştirdiğimiz TÜRKSAT 6A ile Türkiye, kendi haberleşme uydusunu üretebilen 11 ülkeden biri konumuna yükseldi.”
🔹 “Yeni haberleşme uydumuz, yerli ve milli teknoloji üretme hedefimiz doğrultusunda 20 yıla yayılan titiz, yoğun ve meşakkatli bir çalışmanın ürünüdür.”
🔹 “Devrim niteliğindeki bu projeyle yerli ve milli bir haberleşme uydusu platformuna sahip olduk.”
🔹 “TÜRKSAT 6A'nın devreye alınmasıyla) Uydularımızın dünya genelinde ulaştığı nüfus 3,5 milyardan 5 milyara yükselecek.”
🔹 “Elde edilen kazanımlarla milli uydu markamızı oluşturma ve milli uzay şirketi kurulması noktasında önemli bir fırsat yakalamış bulunuyoruz.”
🔹 “Dünyadaki gelişmelere baktığımızda Türkiye'nin önünde tarihi bir fırsat penceresi açılmaktadır. Küresel sistemde hak ettiğimiz yere gelmeye çok yakınız.”
⭕️ Basın Açıklaması
Faşist işgal ordusunun geçen ay Rafah'ta 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisini infaz etme suçuyla ilgili yayınladığı ayrıntılar, önceden tasarlanmış bir şekilde işlenen böylesine iğrenç bir suçun tüm sorumluluğundan kaçma girişimi ve dünyayı sarsan suçun ciddiyetini azaltmak için bir iç soruşturma yürütme girişimi olduğu iddia ediliyor.
Yayınlanan suç görüntüleri, insansız hava araçlarıyla veya doğrudan sahada infaz tarzı atışlarla gerçekleştirilen hedefli suikastlarda öldürülen sağlık görevlilerine, sivil savunma kurtarma görevlilerine ve yardım görevlilerine karşı işlenen uzun bir ihlal ve suç dizisinin parçası olarak gelen sistematik ve planlı bir saha infazını gösteriyor.
BM'nin, Rafah'taki sağlık görevlileri ve kurtarma görevlilerinin başına gelenler hakkındaki gerçeği ortaya çıkarmak, işgal ordusunun Gazze'deki suçlarının doğasını örtbas etmeye yönelik manipülatif girişimlerini çürütmek ve hastaneler, ambulanslar ve kurtarma ekipleri ve insani yardım tesisleri de dahil olmak üzere sivillere ve sivil kurumlara karşı işlenen vahşeti vurgulamak için bağımsız bir uluslararası soruşturma komitesi kurması çağrımızı yeniliyoruz.
İslami Direniş Hareketi - Hamas
21,Nis
Resmi web sitesi - Hamas hareketi
Faşist işgal ordusunun geçen ay Rafah'ta 15 sağlık görevlisi ve kurtarma görevlisini infaz etme suçuyla ilgili yayınladığı ayrıntılar, önceden tasarlanmış bir şekilde işlenen böylesine iğrenç bir suçun tüm sorumluluğundan kaçma girişimi ve dünyayı sarsan suçun ciddiyetini azaltmak için bir iç soruşturma yürütme girişimi olduğu iddia ediliyor.
Yayınlanan suç görüntüleri, insansız hava araçlarıyla veya doğrudan sahada infaz tarzı atışlarla gerçekleştirilen hedefli suikastlarda öldürülen sağlık görevlilerine, sivil savunma kurtarma görevlilerine ve yardım görevlilerine karşı işlenen uzun bir ihlal ve suç dizisinin parçası olarak gelen sistematik ve planlı bir saha infazını gösteriyor.
BM'nin, Rafah'taki sağlık görevlileri ve kurtarma görevlilerinin başına gelenler hakkındaki gerçeği ortaya çıkarmak, işgal ordusunun Gazze'deki suçlarının doğasını örtbas etmeye yönelik manipülatif girişimlerini çürütmek ve hastaneler, ambulanslar ve kurtarma ekipleri ve insani yardım tesisleri de dahil olmak üzere sivillere ve sivil kurumlara karşı işlenen vahşeti vurgulamak için bağımsız bir uluslararası soruşturma komitesi kurması çağrımızı yeniliyoruz.
İslami Direniş Hareketi - Hamas
21,Nis
Resmi web sitesi - Hamas hareketi
This media is not supported in your browser
VIEW IN TELEGRAM
Köpek balığı saldırısına uğrayan İsrailli bir adam öldü
Ekrem İmamoğlu:
"Gelin hep birlikte 23 Nisan’dan 19 Mayıs’a; evlerimizde, iş yerlerimizde, köylerimizde, kentlerimizde, arabalarımızda, cep telefonlarınızda...
Her yerde ay yıldızlı şanlı Türk Bayrağımızı dalgalandıralım."
"Gelin hep birlikte 23 Nisan’dan 19 Mayıs’a; evlerimizde, iş yerlerimizde, köylerimizde, kentlerimizde, arabalarımızda, cep telefonlarınızda...
Her yerde ay yıldızlı şanlı Türk Bayrağımızı dalgalandıralım."